Özgül Çelikten’in Başarı Hikayesi: Borçtan Fabrikaya
Borçla başladığı işini büyüten Özgül Çelikten’in gerçek başarı hikayesi. Azmiyle fabrika kuran kadının ilham veren yolculuğu.
Borçla Başladı, Fabrika Kurdu
Özgül Çelikten’in İlham Veren Yolculuğu
Hayatta bazı insanlar, en zor şartlarda bile "durmak" yerine "başlamak" kelimesini seçer. Özgül Çelikten de onlardan biri…
Bir yanda borç, bir yanda tek başına büyütmesi gereken bir çocuk, diğer yanda ise cinsiyet kalıplarıyla örülü bir sektör: Hırdavat.
Ama Özgül, her zorluğu kendi elleriyle sıfırlayıp yeniden yazdı.
Sermayesi yoktu ama kararlılığı vardı. Akrabalarından, arkadaşlarından borç alarak küçük bir dükkan kurdu. Maskeden iş ayakkabısına, eldivenden iş elbisesine kadar ne varsa satmaya başladı. Rafları yerleştirdi, katalogları ezberledi, siparişlerin peşine düştü.
Zamanla insanlar, sadece ürünü değil; onun işine olan saygısını, emeğini ve detaycılığını da fark etti.
Biri gelip “bu işi bir kadın mı yapıyor?” dediğinde, o sadece gülümsedi. Zamanla o gülümseme, saygıya dönüştü.
Ve sonra olan oldu: İş hacmi büyüdü, müşteri sayısı arttı. Artık bir adım daha atma zamanı gelmişti.
Yıllar önce borçla çıktığı bu yol, şimdi başkalarının ekmek kapısı olmuştu.
Üstelik hikâyesi burada bitmedi: Şu an Dicle Üniversitesi Kimya Mühendisliği alanında yüksek lisans yapıyor. Hedefinde ilaç sektörü, daha büyük üretim ve kadınlara daha fazla alan açmak var.
İlham Veren Mesaj
“Zorluk bir engel değil, başlangıçtır. Yeter ki vazgeçme, yeter ki gerçekten iste.”
Hayatta bazı insanlar, en zor şartlarda bile "durmak" yerine "başlamak" kelimesini seçer. Özgül Çelikten de onlardan biri…
Bir yanda borç, bir yanda tek başına büyütmesi gereken bir çocuk, diğer yanda ise cinsiyet kalıplarıyla örülü bir sektör: Hırdavat.
Ama Özgül, her zorluğu kendi elleriyle sıfırlayıp yeniden yazdı.
Herkesin “Yapamaz” Dediği Yerde, O "Neden Olmasın?" Dedi
Diyarbakır'da yaşayan Özgül, borç içindeyken kimsenin kolay kolay tercih etmeyeceği bir yol seçti. Etrafındakilerin şaşkın bakışlarına rağmen, hırdavat dükkanı açmaya karar verdi.Sermayesi yoktu ama kararlılığı vardı. Akrabalarından, arkadaşlarından borç alarak küçük bir dükkan kurdu. Maskeden iş ayakkabısına, eldivenden iş elbisesine kadar ne varsa satmaya başladı. Rafları yerleştirdi, katalogları ezberledi, siparişlerin peşine düştü.
Zamanla insanlar, sadece ürünü değil; onun işine olan saygısını, emeğini ve detaycılığını da fark etti.
İlk Adımlar, Büyük Kapılar Açtı
İşi sadece satmakla kalmadı, yaptığı her işle bir fark yarattı. Ürünleri müşterilere anlatmakla yetinmedi, bazılarını bizzat kurulumuyla birlikte teslim etti.Biri gelip “bu işi bir kadın mı yapıyor?” dediğinde, o sadece gülümsedi. Zamanla o gülümseme, saygıya dönüştü.
Ve sonra olan oldu: İş hacmi büyüdü, müşteri sayısı arttı. Artık bir adım daha atma zamanı gelmişti.
Fabrika Hayali Gerçek Oldu
Özgül Çelikten, kazandığını yeniden işine yatırarak Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi’nde bir boya fabrikası kurdu. Üstelik burada yalnızca üretim yapılmıyor, aynı zamanda kadın istihdamı da destekleniyordu.Yıllar önce borçla çıktığı bu yol, şimdi başkalarının ekmek kapısı olmuştu.
Üstelik hikâyesi burada bitmedi: Şu an Dicle Üniversitesi Kimya Mühendisliği alanında yüksek lisans yapıyor. Hedefinde ilaç sektörü, daha büyük üretim ve kadınlara daha fazla alan açmak var.
İlham Veren Mesaj
“Zorluk bir engel değil, başlangıçtır. Yeter ki vazgeçme, yeter ki gerçekten iste.”
– Özgül Çelikten
Bu Hikâyeden Ne Öğrenebiliriz?
- Cesaret: Erkek egemen görülen alanlarda bile başarılı olmak mümkün.
- Borç, engel değil motivasyon olabilir. Önemli olan kararlılıkla yürümek.
- Kadın girişimciler, sadece kendi yollarını değil, başkalarının da yollarını aydınlatabilir.
Özgül Çelikten’in hikayesi, Türkiye’de binlerce kadına “sen de yapabilirsin” diyebilen bir örnek.
- Yeter ki cesaretin, niyetin ve çalışkanlığın olsun.
- Sıfırdan başladığında yanında kimse olmayabilir.
- Ama başardığında… seni anlatacak bir dünya olur.
Kategori:
Basari